İmplant ile yapılan meme büyütme ameliyatları günümüzde en sık yapılan estetik girişimler arasındadır. Tüm dünyada yılda 1 milyon implant yerleştirilmektedir. İmplant yardımı ile meme büyütme yaptıran hastalarda psikososyal durumda ve vücut imgesinde düzelme, anksiete ve depresyonda azalma ve daha sağlıklı bir cinsel yaşam ortaya çıkmaktadır. Ameliyat öncesi dikkatli planlama ve uygun hasta seçimi ile oluşabilecek komplikasyonlar en aza indirilmektedir.
Meme implantları, meme taramaları için kullanılan mamografiyi olumsuz etkilememektedir. İmplantı veya memeyi ilgilendiren herhangi bir sorunda Manyetik Rezonans ile görüntülemede de herhangi bir sorun olmamaktadır.
Son yıllarda yapılan geniş katılımlı çalışmalarda, silikon meme protezleriyle kanser oluşumu arasında bir ilişki saptanmamıştır.
Hangi hastalar protez için uygundur?
Meme büyütme için başvuran hastaların bir kısmında meme gelişimi yetersiz veya asimetrik olabilmektedir. Diğer bir grup ise kilo kaybı, doğum veya emzirme sonrası meme dokusunda azalma ve boşalma görülen hastalardır. Daha genç ve çekici bir görünüm için daha büyük meme isteyen hastalar da olabilmektedir.
Hangi hastalarda protez risklidir?
Ameliyatın risklerini ve faydalarını tam olarak değerlendiremeyen, gerçekçi beklentileri olmayan, psikiatrik olarak dengeli olmayan hastalar ameliyat için uygun değildir. Şeker hastalığı olanların, ağır sigara içicilerin ve radyoterapi alma ihtimali olan hastaların ise dikkatle değerlendirilerek operasyona hazırlanması gereklidir. İleri yaştaki hastalara ve ailevi olarak meme kanseri riski olan hastalara operasyon öncesi mamografi çektirilmesi önerilmektedir.
Protez özellikleri
Gerek silikon jel gerekse de serum fizyolojik ile doldurulan implantların dış kabukları daha sert bir malzeme olan silikon elastomerden imal edilmektedir. Dış yüzey kaplaması ise pürüzlü veya düz olabilmektedir. Pürüzlü yüzeyli implantların daha az oranda kapsül kontraktürüne yol açtığı kabul edilmektedir. Şekil olarak tam yuvarlak veya anatomik (damla şekilli) implantlar mevcuttur.
Silikon jel ile doldurulmuş implantlar daha doğal görünümlü olmakta ve meme dokusuna daha yakın bir kıvam sağlamaktadırlar. Serum fizyolojik ile doldurulan implantların aşırı doldurulmadıkları sürece yırtılma riski daha fazla olmakta, aşırı doldurulduklarında ise daha sert bir kıvam oluşturmaktadırlar. Silikon jel ile doldurulmuş implantlar şekillerini her pozisyonda daha iyi korumaktadırlar. Yapışkanlığı arttırılmış silikon jel ile doldurulan implantların şekillerini muhafaza etmeleri daha iyi olmakta ve buna bağlı gelişen implant yırtılması oranları çok düşük olmaktadır.
Protez Şeklinin ve Boyutunun Planlaması
İmplantın yerleştirilmesi planlanırken, implantın hacminden çok boyutlarının hesaplanmasına önem verilmelidir. Bu şekilde hastanın göğüs kafesi yapısına en uygun implant seçilecek ve oluşabilecek sorunlar en aza indirilecektir.
Protezin Yerleşim Yeri
Meme implantları pektoral kas altına (submusküler) yerleştirilebildiği gibi kas üstüne de (subglandüler) yerleştirilebilmektedir. Doku kalınlığı az olan hastalarda kas altına yerleşim önerilmekte bu şekilde implant kenarları daha az ele gelmekte ve implant basısına bağlı yumuşak doku incelmesi daha az olmaktadır. Doku kalınlığı fazla olan hastalarda kas üstü plan tercih edilmekte bu şekilde meme sarkıklığı (pitoz) olan hastalarda daha doğal bir görünüm oluşmakta, ayrıca implant pektoral kas hareketlerinden etkilenmemektedir. Kas üstü yerleşimli implantlar ameliyat sonrası erken dönemde daha az ağrıya sebep olmaktadır.
Kesi yerleri
Protezi yerleştirmek için yapılacak kesiler göğüs altı (inframammaryan) kıvrım, areola kenarı ve koltukaltı bölgeye yerleştirilebilir. Göğüs altı (inframammaryan) kıvrımda yapılan insizyonlarda duyu sinirlerinin zedelenme riski daha az olmakta, implantın yerleştirileceği bölge çok daha geniş görülmektedir. Cerrahi işlemlere hakimiyet daha rahat olmakta ve implant daha az kontamine (bakteri buluşması) olarak yerleştirilebilmektedir.
Kesi yeri, uygun olarak hesaplandığında yaklaşık 4-5 cm'lik bir iz ile iyileşmektedir. Koltukaltı bölgesinden yapılan kesilerde iz daha iyi saklanabilmekle beraber, özellikle memenin alt kısımlarına ulaşmak ve manüplasyon yapmak daha zor olmaktadır. Bunun yanında, bu işlem özel aletler gerektirmektedir. Anatomik şekilli implantları düzgün olarak yerleştirmek daha güç olmakta, yerleştirme aşamasında implant ter bezleri ile kontamine olmakta, duyu sinirlerinin etkilenme ihtimali daha fazla olmaktadır. Ayrıca koltuk altı lenf bezleri de zarar görebileceği için, olası kanser tedavilerinde güçlükler ortaya çıkabilmektedir.
Areola kenarından yapılan kesilerde nispeten daha kabul edilebilir izler kalmakla birlikte, izlerin fark edilme ihtimali daha fazla olabilmektedir. Duyu kaybı ihtimali daha sıktır ve protez yerleştirme aşamasında süt kanallarının zarar görmesi ve protezin kontamine olma ihtimali vardır. Protezin yerleşeceği boşluk tam olarak görülemeyebilir.
Ameliyat sonrası
Ameliyat sonrası kısa süreli, ağızdan antibiotik tedavisi her hastaya uygulanmaktadır. Ağrı, ilk günlerde ve protezin kas altı yerleştirildiği hastalarda daha fazla olmakta ve ağızdan alınan ağrı kesicilerle bu ağrı kontrol edilebilmektedir. Hastalar 3-4 gün sonra duş alabilmektedir. Ağır fiziksel aktivite ve spor yapmak için 3 hafta beklemek gereklidir. Bu dönem boyunca izlerin üzerine ve memelere aşırı baskı yapmayacak rahat ve pamuklu sütyenler kullanılmalıdır.
Komplikasyonlar
Meme büyütme ameliyatları sonrasında çeşitli komplikasyonlar görülebilmekle beraber dikkatli planlama ve hassas bir cerrahi teknikle komplikasyonlar engellenebilmektedir. Kan toplanması (hematom), sıvı toplanması (seroma) ve enfeksiyon erken dönemde görülebilecek komplikasyonlar arasındadır.
Asimetri, implantın yer değiştirmesi, dönmesi, ciltte oluşabilecek sorunlar daha ilerleyen dönemlerde ortaya çıkabilmektedir. Geç dönem problemleri arasında kapsül kontraktürü %5-10 oranında görülebilmektedir. Son kuşak implantlarda delinme, yırtılma gibi sorunlar çok nadir olarak görülmektedir. Modern implantların 10 ila 20 yıl boyunca bütünlüklerini koruyacakları hesaplanmaktadır.
Prof. Dr. Gökhan Tunçbilek
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi
Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuza gelecek cevabı takip etmek için Beni bilgilendir kutucuğuna tıklayabilirsiniz.